2 Mayıs 2011 Pazartesi

arıcılığa nasıl başladım?

babam arıcılık kursuna gidiyordu fakat hiç arısı olmamıştı.emekli olduğu için kendine bir uğraş edinmek istemişti.kursa giderken günel kayral beyin arıcılık adlı kitabını almıştı.ben de kitap okumayı seven birisiyim.birgün kitabı kıyısından köşesinden okumaya başladım.okudukça ilgimi çekti.ilgimi çektikçe merak salmaya başladım.merak salmaya başlayınca konuyu internet gibi kaynaklardanda araştırmaya başladım.zaten hastalığı kitabı elime alınca kapmışım.sonra gebze kaymakamlığa giderek bende kursa katılmak istediğimi söyledim.kayıt ettiler .kurs yedi gündü ben ilk beş gün gittim.sonra fabrikadaki vardiye düzenim bozulunca kursa devam edemedim.dolayısıyla sertifikayı alamadım.okurken arının insana alerji yaptığınıda okumuştum.acaba dedim benimde alerjim varmı?evimizin önünde erik ağaçlarına bayağı bal arısı gelirdi.bir tanesini tuttum sol el işaret parmağını ucundan sokturdum.aman allahım bu ne acı.sonra arı parmağımın ucuna iğnesiyle zehir kesesini bırakıp gitti.bende onu çıkartmak istedim.çok canım yanıyordu.iğneyi zehir kesesinden tutarak çıkartmaya çalıştım.çıkartım ama acım dahada arttı.o gün akşama kadar kolum komple uyuştu.canımın acısı cabası.ama şişme olmadı.yani arı bana alerji yapmadı.tamam dedim benden arıcı olur.hatta o aralarda sanal alemde arıbakanı olarak tanınan sayın ali türk beyefendi ile tanıştım.bloglarını takip ediyordum.kendisinin bu konuda türkiye arıcılığına bayağı katkı kattığını düşünüyorum.almanyada arıcılık yapan mehmet yüksel beyin katkılarınıda küçümsenemez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder